Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | derin çukur | pothole n. |
Geography | ||
Geography | derin çukur | pot [dialect] [scotland] n. |
Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | su veya çakılların açtığı derin çukur | pothole n. |
General | derin olmayan çukur kap | dish n. |
General | derin bir çukur açmak | yawn v. |
Technical | ||
Technical | derin olmayan çukur | sink n. |
Mining | ||
Mining | altına ulaşacak kadar derin çukur kazmak | bottom v. |
Anatomy | ||
Anatomy | elmacık kemerinin kökündeki şakak kemiğinde bulunan ve alt çene kemiğinin eklem ucunun yerleştiği derin çukur | mandibular fossa n. |
Geography | ||
Geography | su veya çakılların açtığı derin çukur | tinaja n. |
Meteorology | ||
Meteorology | derin çukur rüzgarı | ravine wind n. |
Geology | ||
Geology | (okyanus tabanında) derin çukur | oceanic trench n. |